Cuma, Temmuz 18, 2025

En Çok Okunanlar

spot_img

Benzer Yazılar

Mona Lisa Gülüşü       

Bazı filmler vardır defalarca izlediğiniz, her izlediğiniz de ayrı bir keyif aldığınız. MONA LİSA GÜLÜŞÜ tam bu filmlerden. “Kadının Zaman Yoksulluğu” konusuna kilitlenmiş yazarken, bir önceki akşam izlediğim bu filmden bahsetmesem olmazdı. Bu film, Mike Newell imzalı 2003 yapımı olmasına rağmen, 1950’lerin Amerika’sında kadınların eğitim hakkı ve toplumsal rollerinin işlenmesi konusunu işlediği için, yazdığım yazıyı destekliyor. Julia Roberts, Kirsten Dunst gibi önemli oyuncular, toplumsal cinsiyet temasının çok güzel işlendiği bu filmde buluşmuş. Film, Julia Roberts’ın okula yeni gelen profesör edasıyla amfide derse girdiği ilk sahnesinden itibaren sizi ele geçiriyor. Gösterdiği tüm slaytların öğrenciler tarafından sular seller gibi ezberlenmiş olarak anlatılması, virgülün dahi sekmemesi, hocanın kendi adına yaşadığı şaşkınlık ve hayal kırıklığı merak uyandırıyor. Bir sonraki derse daha iyi hazırlanmayı planlayan profesör, aslında kadınların üniversitelere kontenjanla alındığı, bu nedenle çoğunun eğitim hayatlarına devam etmek yerine evlenme hayalleri kurmak durumunda bırakıldıkları bir dönemde, kendileri olmak için eğitilmeleri gerektiğini fark ediyor. Geleneksel eğitimden taviz vermeyen Massachusetts’teki Wellesley Koleji, sahip olduğu bu yenilikçi profesörle âdeta köşe kapmaca oynuyor filmde. Peki, bir sınıf dolusu zeki ve parlak genç kadın, eğitim almaya istekli ve alanlarında yetenekli olmalarına rağmen, neden bu kadar toplumsal baskı altında ve ailelerinin isteklerine kulak vermek zorundalar?  

Çünkü bu kadınlara, aileleri ve çevreleri tarafından dayatılan görüş, ancak evlenip çocuk sahibi olduklarında mükemmel hayatlar yaşayabilecekleri… Öyle ki bahsi geçen dönemde, doğum kontrolü ve cinsellikten bahseden öğrenciler, öğretim görevlileri hatta okul çalışanları bile kınanıp, görevlerine son verilirken kadın öğrencilerin “iyi bir eş- iyi bir evlilik” fikrine hazır hâle getirilmeleri, profesörün üzerinde uğraştığı en önemli konu hâline geliyor. Kadının toplum beklentilerine göre şekillendirilmesinin önüne geçmek için öğrencileriyle birebir ilgileniyor. Hepimizin hayatımızı şekillendiren böyle rol modellere ihtiyaç duyduğumuzu düşünürsek Julia Roberts’ın bu desteği, birkaç kişinin kalbine doğru yerde ve zamanda dokunuyor. Hâlbuki okulun geleneği iyi bir “Wellesley Kızı” yetiştirip, mezun etmek. Nedir bu kavram derseniz, mezun olur olmaz iyi bir koca adayı bulmak, bu kocaya iş hayatında tam destek vermek, ev ve çocuklarına bakmak için eğitilmek. 

Julia Roberts’ın temsil ettiği; normlarla mücadeleyi kafasına koyan, öğrencilerine ezbercilik yapmak yerine kendi fikirlerini söylemeyi öğreten profesör rolü. Hani inandığınızı mutlaka yapmanızı söyleyen iç sesiniz gibi, izlerken “İyi ki,” dedirten cinsten. 

Kadınların zaman yoksulluğundan yakındığı ve görülmediğini düşündüğü günümüzde, çok iyi eğitim alıp, iyi bir iş insanı olabilecekken evinin kadını olmayı seçen, seçmek zorunda bırakılan Wellesley kadınlarına hem hak veriyorsunuz hem de kendi bildikleri yoldan gitmelerini istiyorsunuz izlerken. 

Film, kadınların yetişme tarzı ve toplumsal baskılar gibi nedenlerle çanak tuttukları “erkek egemen” bakış açısının getirdiği zorluklarla mücadele bakımından, cesaret uyandırıyor. Kadınlar, kendisi gibi tecrübeleri olan kadınlardan destek alıyor. Bu da izlerken her zaman tamamen yalnız olmadığınızı ve benzer deneyimleri yaşamış insanların desteğini almanın hayat kurtarıcı olabileceğini gösteriyor. 

Bu sayede izleyiciyi de içine çekiyor. Ayrıca film, toplumsal baskılar nedeniyle kendilerinden ödün vermeme cesareti gösteren kadınların, günün sonunda ne olursa olsun hayal kırıklığı yaşamayacaklarını vurgulaması açısından önemli ve değerli.

Filmin “Mona Lisa Gülüşü” başlığına gelirsek; Leonardo da Vinci’nin Mona Lisa adlı ünlü tablosundan esinlenip, filmde gelecekleri ile ilgili mutlu gözüken ancak yaşayacakları hayatın istedikleri hayat olup olmadığından emin ol(a)mayan kadınları temsilen kullanılmış.

Ne dersiniz, sizin hayatınız istediğiniz hayat mı?

Ayda İmer
Ayda İmer
Yeditepe Üniversitesi Hazırlık Okulunda İngilizce Öğretim Görevlisi.Yıldızlar Dökülür Gecelerimden, Çiçek Açan Öyküler, Her Sonbahar Gelişinde ve Görülmemiştir kollektif kitaplarının yazarlarından biridir.

POPÜLER YAZILAR